Anasayfaya Dön

BOTTER APARTMANI

BOTTER APARTMANI

1890'larin Art Nouveau akimi, çok geçmeden her yönüyle Levanten ve yabancilar araciligiyla Istanbul'da da yayginlasmistir. Bir modacinin (Jean Botter), o günlerin gözde mimarina (Raimondo D'Aronco), Pera'nin en ünlü caddesinde yaptirttigi apartman da, elbette ki bu modanin en seçkin örnegi olacaktir: Casa Botter.Bu yapi, apartman olarak taninsa da vaktiyle tek bir ailenin tüm özel ve mesleki yasamlarini içinde geçirdikleri çok katli bir konut-isyeri bilesenidir. J.Botter, XIX.yy sonlarinda Istanbul'a göç etmis Hollandali bir terzidir. Osmanli üst tabakalarinca çok tutulmus, çok ünlenmis, çok zenginlesmistir. Söylenceye göre de, Sultan Abdülhamid'in özel terzisidir.

1900'lerin basinda Botter, mesleki etkinliklerini Bati'daki örnekleri gibi kurumsallasmis bir biçimde, bir modaevinden sürdürmeyi kararlastirmis ve uygun bir arsa bulup, deneyimli ve yetenekli bir mimar seçmistir.

Seçilen arsa, Tünel'de Isveç Büyükelçiligi'nin hemen yaninda, caddeden arkaya dogru belli bir açiyla yönelen oldukça dar, uzunca bir arsadir. Yapi “bitisik nizam”da yapilir. Yedi katlidir, düsey bölümlemede cephe düzeninde, Botter ailesinin günlük yasam asamalari basariyla yansitilmistir.

Zemin katta girisin sag yana çekilmesiyle olusan, yüksek tavanli, asma katli büyük magaza, Paris'teki benzerlerinden hiç de asagi kalmayan, göz kamastirici dekorasyonuyla Botter Modaevi'nin “prestij” mekanidir. Birinci katta, öndeki büyük salonda, usta terzi, konuklarini kabul etmektedir; arka odalar islik düzeninde yardimcilara ayrilmistir. Daha yukaridaki katlarda ise, alti üyeli Botter ailesi özel yasamlarini geçirip, sosyo-kültürel etkinliklerini sürdürmektedirler.

Tüm cephe düzeninde, mimar D'Aronco “Viyana Sezessionu” nu ne denli yakindan izledigini kanitlamistir. Birinci kattaki kavisli küçük balkon, üst katlardaki diger balkoncuklar, terasin tüm demir korkuluklari ve yüzeyi dolduran yogun bitkisel bezemeler; Sezession'un Viyana disindaki en olgun örnekleri arasinda kolayca yer alabilecek niteliktedirler. O dönem Istanbul'unda böylesine özenli, nitelikli ürünler verebilen, deneyimli yapi, demir ve tas ustalarinin ve marangozlarin (bir kismi yabanci ülkelerden gelmis olsalar bile) bulunmalari; elbirligiyle böylesi bir basyapiti ortaya çikartmalari, olaya bambaska boyutlar da getirmektedir.